Kayıtlar

Aralık, 2013 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

ÇAĞINI YAKALAYAN İMPARATORLUK

Osmanlı Devletinin 176o ta sanayi devrimi ve 1789 da Fransız devriminin ortaya çıkmasıyla birlikte Avrupa'da ortaya çıkan teknolojik ve ekonomik gelişme ve kurumları takip edemediği ve ülkede uygulayamadığı bu nedenle Avrupa'nın gerisinde kaldığı söylenmektedir. Oysaki bu tarz bir söylemde bulunan kişilerin  gözardı ettiği veya unuttuğu bir gerçek vardır. O da şudur ki 1761 yılında Osmanlı ülkesinde şehzade 3. Selim'in dünyaya gelmiş olması. 3. Selim gerek çocukluk gerekse şehzadelik yıllarında Avrupayı ve Avrupa'da ortaya çıkan teknolojik ve ekonomik gelişme ve kurumları yakından takip etmiş ve bu konuda çok iyi bir eğitim almıştır. 1789 yılında tahta çıktığında ise Avrupa'da ki teknolojik  gelişme ve kurumları Osmanlı düşünce sistemine uygun olacak şekilde ülkeye getirmiş ve uygulamaya çalışmıştır. Bu dönemi tarihçiler Nizamı Cedit dönemi olarak adlandırmaktadır. Yani yeni düzen. 3. Selim'in bu bağlamda yaptığı reformların başında yen...

BİR ŞİİR İNCELEMESİ

İlim, ilim bilmektir, İlim kendin bilmektir. Sen kendini bilmezsen, Ya nice okumaktır. Yunus EMRE Bu dizelerin sahibi olan Yunus EMRE bu dizelerden hareketle insanlara ilmin esas gayesinin insanın kendi iç dünyasını keşfetmesi ve buradan yola çıkarak yeryüzünde halifeliğini yaptığı Allah (c.c)'ye ulaşmak olduğunu ancak bunu gerçekleştirmeyi başardığında ilim öğrenmenin lezzetine ulaşabileceğini bunları yapamadığı takdirde ise ne yaptığı işten bir tat alacağını ne de öğrendiği ilmin özelde kendisine genelde ise topluma faydalı olmayacağını söylemiştir. İslam dininin ilme verdiği özel önemi dikkate aldığımızda yani bu konudaki ayetlere, hadislere ve söylenmiş sözlere de baktığımızda insanın ilim öğrenmesinin yani kendi iç dünyasına ulaşmasının bir başka deyişle yaradılış gayesinin farkına varmasının ne kadar önemli olduğunun farkına varabiliriz. Yeri gelmişken bu konudaki ayetlere, hadislere ve söylenmiş sözlerden bir kaçına da değinelim. Kur'anı Kerimde Allah (c.c) ...

OSMANLI DEVLETİNDE ENFLASYON MESELESİ

Günümüz tarihçiliğinin en çok tartışılan konularından biri hiç şüphesiz Osmanlı Devletinin ekonomi sisteminde enflasyon olup olmadığıdır. Bu konuda bazı iktisatçı ve tarihçiler Osmanlıda enflasyon olmadığı yönünde görüş bildirirken bazıları ise tam tersine Osmanlıda 1450'lerden yıkılana kadar geçen sürede her zaman enflasyonun var olduğunu ileri sürmektedir. Peki ama meselenin aslı neydi? Gerçekten iddia edildiği gibi Osmanlıda enflasyon var mıydı yoksa yine bazı bilim insanlarının iddia ettiği gibi enflasyon hiç olmamış mıydı? Şimdi gelin birtakım veriler eşliğinde meseleyi açıklığa kavuşturmaya çalışalım. Osmanlı Devletinde ilk para 1326 yılında Orhan Bey tarafından bastırılmıştır ve devlet metal para sistemini kullanmaktadır. Dolayısıyla piyasada sınırlı miktarda para bulunmaktadır. Bu da Osmanlıda enflasyon olmadığı görüşünde olanların en çok başvurduğu argümanlardan biridir. Çünkü metal para sistemleri içinde enflasyon barındırmaz. Piyasada para miktarı sınırlıdır. En...

NEO-OSMANLICILIK DÜŞÜNCESİ VE TÜRKİYE’NİN ORTADOĞU POLİTİKASI

Türkiye'nin Ortadoğu politikasına yön veren ve Dış işleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun kitaplarında sıklıkla vurguladığı olgulardan biridir Neo- Osmanlıcılık. Burada neo- Osmanlıcılığın ne anlama geldiğini açıklamaya çalışarak Türkiye'nin uzun dönemde bu politikayla kazanacakları ve yine bu politikadan dolayı uğradığı kayıpları anlatmaya çalışacağım. Neo-Osmanlıcılık; Osmanlı Devletinin geçmişte Ortadoğu'da sahip olduğu topraklar üzerinde Türkiye'nin bugün yeniden söz sahibi olması düşüncesini içeren bir yaklaşımdır. Bu politikayla AKP hükümeti Türkiye'nin Ortadoğu'da yeniden küresel bir güç haline gelip dünyada gelişen olaylar üzerinde büyük ölçüde söz sahibi olmayı amaçlıyor. Bununla birlikte bu ülkeler üzerinde söz sahibi olmak onların doğal kaynaklarından yararlanma anlamına da geleceğinden Türkiye'nin ekonomik açıdan güçlenmesini sağlayacaktır. Fakat bunun gerçekleşebilmesi yani Türkiye'nin Ortadoğu'da  yeniden hakim güç olabilmesi için AKP...

ORTADOĞU'DA İKTİSAT VE DİN ALGISI

Din olgusu Ortadoğu'da ilk defa Arap yarımadasında Müslümanlığın ortaya çıkması ve Kur'anın inmeye başlamasıyla birlikte iktisadın içine eklemlenmiş ve ondan ayrılamaz bir bütün haline gelmiştir. Öyle ki iktisadi politikalar Kur'an ayetlerinden yola çıkılarak oluşturulmaya başlanmış ve bu ayetler Ortadoğu'da iktisadi hayata yön verir hale gelmiştir. Örneğin; bu sistemde Kur'anın 'riba haramdır' ayeti gereğince faiz toplumda tefeciliğin oluşmasını engellemek ve elinde parası olan insanların haksız yere başkalarının sırtından para kazanmalarını önlemek amacıyla yasaklanmıştır. Dinin iktisada bir diğer etkisini görmek için istihsal ve istihlak alanlarına bakmak yeterli olacaktır. Örneğin; Müslüman bir toplumda tüketiciler israf  haramdır anlayışı gereğince ihtiyacından daha fazla ürünü tüketemezler iken yani herkes kendi ihtiyacı kadar tüketim maddesi alırken , üreticilerde toplumun ihtiyacı olandan daha fazlasını üretemediği gibi daha fazla üretmek için gerek...

İSLAM EKONOMİSİ KAPİTALİST BİR EKONOMİ MİDİR?

İslam ekonomisi; temel dayanak noktası kuran, sünnet, icma ve kıyas olan ve buralardan yola çıkarak geçmişten günümüze kadar var olagelmiş İslam toplumlarında ortaya çıkan ekonomik kurumların işleyişini inceleyen bilim dalıdır. Bundan dolayı bize göre İslam ekonomisi kapitalist bir ekonomi olmamakla birlikte İslamın sadece ticareti serbest bırakması ve alışverişi teşvik etmesi yani piyasada canlılığı sürekli kılmak istemesi gibi özelliklerine bakarak İslam ekonomisini kapitalist bir ekonomi olarak nitelemek Allah'ın ( C.C) koyduğu kurallardan hareket ederek ekonominin işleyişini açıklamaya çalışan bir disiplin hakkında herhangi bir olaya dar bir bakışaçısından bakarak o olay hakkında aynı bakış açısıyla yorum yapmaktan farksızdır. İslam ekonomisi sui generis bir ekonomik sistem olmakla birlikte kapitalizme göre daha insancıl bir sistemdir ve temelde birçok özelliğinden dolayı da kapitalizmden ayrılır. Şimdi İslam ekonomisinin istihsal ve istihlak, mülkiyet hakkı, kar oranları, fa...